Neron Roma'yı Yakmış Mıydı?

   
İmparator Neron
İmparator Neron
Claudius'un yerine Roma İmparatoru olan Neron(hükümdarlığı:M.S 54-68),en ilginç Roma İmparatorlarından birisi,belki de birincisi.Adi,açgözlü,zalim,bencil,şehvet düşkünü,cahil;ne derseniz deyin.Bütün olumsuz özellikler vardı bu mucit adamda.



   Mesela küçük kardeşini,annesini,ve hamile olan ilk karısını öldürtmüş,sonra da genç azatlı kölesi Sporus'u hadım ettirip onunla resmen nikah kıydırmıştır.Hayır efendim,zannettiğimiz gibi güzelliğinden değil,tıpatıp kendisine benzetmesinden dolayı!

   Sonra bir ara tiyatroculuğa merak salmış Neron;çıktığı sahnede halkın önünde bir deliyi ve doğuran bir kadını oynamış,tam 10 atın çektiği muhteşem bir arabayla Olimpiyat oyunlarına bile katılmış.

   Kendisini büyük bir şair,aktör,şarkıcı ve atlet olarak kabul ettirebilmek için server akıtmış bir paranoyaktır aynı zamanda.

   Nihayet Ptetoryenlerin isyanı karşısında kendi boğazını bir bıçakla keserek bundan 1.941 yıl önce dünyamıza veda etmiş Neron.Ölürken de son sözleri,"Benimle bir sanatçı ölüyor" (Qualis artifex pereo) olmuştur.2

   Ancak gözü biraz arkada kalmış olmalı ki,hayaletini dünyamıza ve "Yeni Roma" olarak adlandırılan İstanbul'a miras bırakmıştır.

   İşte İmparator Neron'un farkı da burada yatıyor:Bu işi şundan dolayı yaptı diyemiyorsunuz;zira o hep şaşırtıyor,tahmin ettiğimiz noktanın hep bir adım ötesinde muzipçe duruyor.

   Gelin görün ki,İmparator Neron'u asıl meşhur eden ve gazete manşetlerimize,haber bültenlerimize teklifsizce sokan özelliği,ateşe olan dayanılmaz zaafıdır.Rivayete göre Neron,M.S. 64 yılında Roma şehrini yaktırmış ve tam bir hafta süren bu feci yangın sırasında sarayındaki Miken Kulesi denilen yüksek bir platforma çıkarak oradan hem şehrin cayır cayır yanışını seyretmiş,hem de hiç istifini bozmadan kemanını çalıp bağıra bağıra aryalar söylemiştir.

   Bu birazdan açıklayacağımız sahte bilgi,sadece gazetelerin istihbarat servislerine uğramakla kalmamış,Ord.Prof.Ali Fuat Başgil'in bilimsel bir kitabına kadar uzatmıştır kollarını.Bakın Ali Fuat Başgil hoca.Demokrasi Yolunda adlı kitabında Neron'u ve onun iflah olmaz yangın tutkusunu nasıl anlatıyor:

   Vaktiyle Romayı ateşe verip kızıl alevlerin seyriyle mest olan
   Neron bile kendini Roma'nın en ileride bilgini ve en ince artisti
   ilan eder ve vucüdünü Roma için rahmet sanırdı.3
   
   Bu hikayeden ne çıkıyor? Bunları yapan adamın zevki için yangın çıkarıp keman çalması normaldir mi?

   Siz öyle sanın.

   Şimdiye kadar Neron'un "yakma saplantısı" böyle anlatılıyordu ama artık devir değişti.Çünkü tarihçiler sürekli yeni keşif girişimlerinde bulunuyorlar Neron'u doğru anlamak için.Richard Holland'ın veya Edward Chaplin'in dört başı mamur biyografileri bize yeni bir Neron portresi sunuyor;uçuk bir hayalperestin değiş,ayakları yere basan bir devlet adamının portresidir bu.

   Neron Roma'yı Neden Yaktırmıştı?

   Tamam,Neron pek de öyle hırlı biri değildi ama epeyce iyi ve akıl icraatları da vardı.Mesela ekonomik kriz sırasında evsiz barksız kalan garibanlara barınaklar inşa ettirmiş,buğday fiyatlarını düşürmüş,taşradan Roma'ya gıda maddesi getirterek şehir ahalisinin aç kalmasını önlemiştir.4

   Hele bir "yangın canavarı" hiç değildi.Üstelik 16 Temmuz 64 gecesi,aniden bazı eşya ambarlarından çıkan ve rüzgarın etkisiyle kısa zamanda bütün şehri saran ünlü Roma yangını tamı tamına bir hafta devam etmiş,önüne ne gelirse silip süpürmüştür.

   Gelin görün ki,bu yangın çıktığı vakit,Neron bırakın sarayın kulesine çıkıp keyifle keman çalmayı,Roma şehrinden tam 30(ya da 50) mil uzaklıkta bulunan ve doğduğu yer olan Antium'daki villasında keyif çatıyordu.Daha da ilginç olan nokta,kendisine Roma'da yangın çıktığı haberi verilince ne yaptığıdır.
   
   Batılı kaynaklardan takip ediyoruz ne yaptığını:
   
   Neron derhal Roma'ya dönmüş ve söndürme çalışmalarına o da katılmıştı.Kentin on dört mahallesinden üçü5 tamamen yanmıştı.Yedisi ise ağır hasara uğramıştı.İmparator yangıngan zarar gören plebleri (Roma'da 2.sınıf) vatandaşları kamuya ait binalardan birçoğuna ve kendi bahçelerine yerleştirdi,aynı zamanda yağmayı önleyecek tedbirleri aldı.6

   Hem Neron'un bir "keman" ı hiçbir zaman olamazdı,zira keman denilen müzik aleti,o tarihten tam 1.500 yıl sonra,yani 16.yüzyılda icat edilmişti.Bildiğimize göre Neron keman yerine "lir" çalıyordu.

   İşin gerçekçi tarihi temellerine uzandığımızda şaşırtıcı sonuçla karşılaşıyoruz:

   İmparator Neron,ünlü yangının vuku bulduğu 64 yılında değil ama bir ara gerçekten de Roma'da bazı mahalleleri yaktırmıştı!Ama neden?Burası önemli..

   Kendisini,başkent Roma'yı,çerden çöpten yapılmış sefalet mahallelerinden arındırmakla görevli hissediyordu da ondan.Roma'yı yeniden imar etmek için de fakir evlerini istimlakle,kazma kürek ile yıkmakla vs. uğraşmak uzun zaman alıyordu.Neron'un ise acelesi vardı.Bu durumda en iyisi bir yangın çıkarmak ve boşalacak alanlara geniş yolların etrafına sıralanmış şanına yakışır binalar ve tapınaklar yapmaktı.

   Zaten imar faaliyetleri sırasında evsiz kalanlara geçici yerleşim yerleri yaptırmasından,gıda ve ihtiyaç maddelerini hiç eksik etmemesinden anlıyoruz ki,Neron,Roma'yı keyif için değil,ciddi bir iş için yaktırmıştı.Bataklıklarını kurutmuş,binalarını süslemiş,yollarını ferahlatmış olduğu bu şehrin adını değiştirip "Neropolis" [Neron'un Şehri] koymayı bile düşünmüştü.Ama nasip olmadı.

Kaynak: "Avrupa'nın 50 Büyük Yalanı"/Mustafa Armağan


2    Norman Davies,Europe:A History,New York 1998, Harper-Perennial, s.189.
3    Ali Fuat Başgil,Demokrasi Yolunda,İstanbul 1961, Yağmur Yayınları, s23.
4    Richard Shenkman,İnsanlık Tarihinde Büyük Yalanlar,Çeviren:Mehmet Harmancı,2.baskı,İstanbul 1998,Ad Kitapçılık, s.35.
5    Romalı tarihçi Tacitus'a göre yanan mahallelerin sayısı 10'dur.Sadece 4 mahalle zarar görmemiştir.Yangından sonra 3 mahalle haritadan silinmiş,7'sinde ise sadece üç beş harabe kalmıştır.(Marc Kishlansky,Patrick Geary,Patricia O'Brien,R. Bin Wong, Societies and Cultures in World History
6    Ali Canman,"Neron,Roma'yı yaktı mı,yakmadı mı?",Yıllarboyu Tarih, Sayı: 11, Kasım1980,s.63.Ayrıca Neron hakkında bilgi için şu İngilizce kaynaklara bakılabilir:Philip Van Ness Myers,General History for Colleges and High Schools,Gözden geçirilmiş baskı,1917,Ginn&Company,s.283-284;Marc Kishlansky ve diğerleri,age,.s167.

   

   


Yorum Gönder