Tarih Boyu Kürtler

KÜRTLERİN KÖKENİ

Kürtler, Yukarı Mezopotamya’nın en eski ve yerli halklarından olup, Toros dağlarından Zagros dağlarına kadar uzanan coğrafyada yaşayan ve bu bölgeye sonradan yerleşen bir kavim olmayıp buranın yerlilerindendir.

Kürtler tarihsel olarak çok eskilere dayanmaktadır. Bazı araştırmalara göre “Kürt” terimi Sümer kökenlidir. Kürtlerin “Kürti” diye adlandırıldıkları belgelenmiştir. “kürti” Sümer dilinde “dağlılar” demektir. Bu ismin geçmişi M.Ö. 3000 lere kadar dayanmaktadır.

Birçok tarihi kaynaklara göre Kürtlerin M.Ö. 2000 yıllarında Dicle-Fırat çevresinde yaşadıkları belirtilmiştir. (Not: Kürtlerin kökeni ile ilgili kaynaklara başvurulabilir.)

KÜRTLERİN DİLLERİ

Kürt dili Hint-Avrupa dil ailesi içinde yer almaktadır. Kürtçe müstakil bir lisan olup kendine has kaideleri ve edebiyatı vardır. Şu anda Kürtçe hem Latin hem de Arap alfabeleri kullanılarak yazılmaktadır. Arapça yazılan Kürtçe’de Arap alfabesinde olmayan bazı harflerde kullanılmaktadır. (Kiril Alfabesi)

Filolog Abdülmelik Fırat’a göre Kürtçe’de 100.000 in üzerinde kelime vardır. Kürtçe dili tıpkı diğer dünya dilleri gibi kendi arasında da lehçelere ayrılmıştır.

KÜRDİSTAN KELİMESİNİN KÖKÜ

            Kürdistan kelime olarak Kürtlerin yaşadığı bölgeye verilen isimdir. Türkistan, Ermenistan, Afganistan gibi. İslam bu hassasiyeti korumuş ve Osmanlı kaynaklarında Kürtlerin yaşadığı bölgeye “Kürdistan” denmiştir.

COĞRAFYA

            Kürtler, coğrafik olarak Türkiye, İran, Irak, Suriye ve Ermenistan devletlerinin sınırları içerisinde ve tarihsel olarak da “Kürdistan” diye adlandırılan coğrafya da yaşayan Aryan kökenli etnik gruba mensupturlar. Kesin olarak nüfusları belli olmamakla birlikte 30 ile 50 milyon arasında olup, Kürtlerin çoğunluğu Sünni-Müslümandır. Bunun yanında Şii, Alevi, Yezidi, Zerdüşt ve Hıristiyan Kürtler de vardır. Avrupa’da 1,5 milyondan fazla kürt yaşamaktadır.
  
İSLAM’IN GELİŞİNDEN ÖNCE KURULAN KÜRT DEVLETLERİ

            Kürtlerin tarihte birçok devlet kurdukları tarihi kaynaklarda zikredilmektedir. Kürtler M.Ö 2500 yılında kurulmuş bir hükümete sahip olmuştur. Bu hükümetin Zoha ve Hakkari arasında kurulan “Lolo Hükümeti” olduğu ve 140 yıl ayakta kaldığı zikredilmektedir. Daha sonra “Kuti hükümeti” adıyla meşhur olan bir hükümet kurulmuş bu isim Kur’an-ı Kerim’de adı geçen Cudi=Kuti dağından alınmışır.
Bundan sonra da M.Ö. 81 yılında Medya adında bir hükümet daha kurmuşlardır.
Kürtler birçok devlet kurmuşlardır. Bunlar;
           
M.Ö. 17. Yüzyılda Subarular-Mitanni Krallığı,

            M.Ö. 2700 Gutiler veya Kutiler (Mezopotamyanın en eski krallıklarını)

            M.Ö. 162 – M.S. 72 Kommagene Krallığı; Bugün ki Adıyaman ili civarında Zilan aşiretine mensup Kürtler tarafından kurulmuştur.

            M.Ö. 430-355 Kaduene Krallığı; Bu krallık Hakkari ve Diyarbakır arasında kurulmuştur.

            M.Ö. 95 Sophane Krallığı; Dicle ve Fırat nehri arasında kurulmuş bir krallıktır. Bu krallığın Zaza Kürtleri tarafından kurulmuş olduğu tarihçiler tarafından söylenmektedir.

            M.Ö. 1 Adiabene Krallığı; Erbil merkezli bir krallık olduğu söylenmektedir.

GUTİLER

Zagros dağları ve Aşağı Zap nehrinin kıyılarında yasayan ve bu günkü Kürtlerin atalarından biri olan Gutiler, M.Ô. 2700 yıllarında müstakil bir devlet kurar, Mezopotamya ve çevresindeki verimli topraklara yerleşirler. Mezopotamya kuzeyindeki Akad memleketlerini MÔ. 2649 yıllarında işgal edip tam iki asra yakin, Sümer ve Akadlari idare eden Gutiler, MÔ. 2400 yıllarında Lololarla birleşerek güçlü bir devlet kurar ve büyük bir medeniyeti geliştirirler. Tekrar Akatlara karşı yenik düsen Gotiler eski vatanları olan Zagros dağlarına çekilmek zorunda kalırlar ancak M.Ô. 2700 yılların Asur İmparatoru 1.Salmanasarla kanlı bir savaşa giren Gotiler tarihi bir direniş ve basarî gösterdiler. Kürt ve Kürdistan Tarihi 1-90
LOLO DEVLETİ

Lololar, eski tarihte Süleymaniye bölgesinde oturan büyük zagros halk topluluğundan biridir. Bu günkü Kürtlerin atalarından olan lololar, tarihin değişik dönemlerinde, devletler kurmuş, bağımsızlık ve özgürlüklerini sürdürmüş, ilim, sanat ve kültürde hayli ilerlemiş, vatanlarını korumak için komşuları olan Asur ve Akatlarla birçok savaşlara girmişlerdir. Zehave bölgesinde keşf edilen milattan önce 2800yillarinda Lolo krallığı dönemine ait olan bir antik levhaya göre Halman (bu günkü Hilvan) bölgesiyle Zehave bölgesi o dönemlerde lollo krallığına bağlıydı. Lololarin devleti, Süleymaniye, Sêxan, Zehav, Sehrizor ve Kerkük’e kadar geniş bir sinir vardı. Devletin başkenti Zimri şehriydi.
Lololarin kurdukları devlet, yaklaşık bin yıl devam ettikten sonra milattan 18.yüzyılda Akad kralı Naram-sin´in saldırısına uğrar ve Akatlarin yönetimine geçer. Gotilerin Akat topraklarını işgal hareketi sırasında, lololar, tekrar bağımsızlıklarına kavuşurlar ve Gotilerle iyi dostluk ilişkilerini kurarlar. Milattan önce 10. yüzyılda Asurlarin saldırılarına maruz kalan Lollo kralı (Amixa) Süleymaniye yakınında bulunan "Pirmigro" kalesine kaçmak zorunda kalır ve başkent Zimri kenti, Asurilerin denetimine girer. Sonra Asurlarin kendi aralarındaki anlaşmazlıklarından ötürü Lollo bölgesi bir çok huzursuzluk, başkaldırı ve kavgalara sahne olur. Bu durum Asur hükümetin yıkılış ve Med İmparatorluğunun kurulusuna kadar devam eder. Kürdistan tarihi cilt -1 /85, Doğu Tarihi 186 / Kürdistan Tarihi-2/83
  
MİTANİLER

Tarihçi Spayirzer’e göre Mitaniler Ari ırkına mensup ve Kürtlerin ecdatlarından, Zagros topluluğunun bir bölümünü teşkil eden Subarilerin bir koludur. Daha doğrusu yönetici tabakasının adidir. M.Ô. 16. yüzyıllarında çok gülcü ve otoriter bir hükümet kuran Mitaniler Suriye, Amuriye, Asur memleketiyle Kürdistan’ın Kerkük bölgesine kadar olan topraklara hükmetmişlerdir. Dönemin 4 büyük devletlerinden (Mısır, Hayis, Kasi, Mitani) biri olan bu hükümetin başkenti Vassogani kentiydi. Mitanilerden Xanikalbat sülalesi Asuri memleketinin bir bölümünde Nusaybin kentinde müstakil bir hükümet kururlar. Sonra yavaş yavaş Asurilerin saldırılarına uğrayan Mitani hükümetleri kral Asur Nasir Pal döneminde tamamen Asurilerin eline geçer ve sona erer.

İSLAM’IN GELİŞİNDEN SONRA KURULAN KÜRT DEVLETLERİ

MAHABAD KÜRT CUMHURIYETİ

1944 "Komela Jiyana Kurd " adıyla kurulan örgüt, 1945 yılında Qadi Muhammed başkanlığında "Kürdistan Demokrat Partisini" kurar. Mahabatda dini ve siyasi saygınlığı olan Kadi Muhammed, 21.01.1946 tarihinde Mahabad’in en büyük camisinde parlamento hazırlık toplantısını yapar, 22.01.1946 tarihinde Carcira meydanında Kürt cumhuriyetini ilan eder. Bütün Kürt ve aşiret gruplarının bulunduğu bu tarihi toplantıda, Kadi Muhammed Sovyetler birliğinin maddi ve manevi desteğine değindi gibi Azerbaycan halkının dostluğunu da dile getirir. 11.02.1946 tarihinde parlamentoda yemin içtikten sonra göreve baslar. 23.04.1946 da Kürt ve Azerbaycan hükümetleri arasında dostluk imzalanır. Genç ve dinamik olan Kürt hükümetinde erkekler yer aldıkları gibi kadınlarda yer alır.

SEDDADI KÛRT DEVLETİ

Miladi 951 Hicri 340 yılında Eran bölgesinde Kürt Seddadi oğulları tarafından kurulan bu devlet, İslam döneminde kurulan Kürt devletlerinin en uzun ömürlüsü ve en kuvvetlilerinden biridir. Nahcivan, Gence, Tiflis, Demirkapı, Karabağ, Ani, Duvin gibi bölgenin büyük kentlerini içine alan bu devletin sınırları bir ara Malatya’ya kadar uzanır. O tarihte güneyinde Mervani Kürt devleti de vardı. Azerbaycan hükümdarı Salarmerzubanin esir düşmesi üzerine bölgede bağımsızlık ilan eden Seddadin oğlu Muhammed’in Gence kentinde tahta oturmasıyla kurulan ve on dört Kürt hükümdarı tarafından yönetilen bu devlet, her ne kadar Selçuklu sultanı Melikşah’in bölgeye 1075 yılında girmesiyle sona ermişse de bölgenin bazı yöreleri Gence kenti gibi miladi 1091 tarihine kadar bu sülalenin egemenliği altında kalmıştır. Kürt ve Kürdistan tarihi cilt 2/94

HASNEVİ KÜRT DEVLETİ

İslamiyet’ten sonra kurulan Kürt devletlerinden biriside Hasnevi Kürt devletidir. Bu devletin temeli, Hicri 330 yılında berzekan aşiret reisi Hüseyin ağanın eliyle atılır. Bütün Hemedan bölgesini içine alan bu devlet, kurucusu Hüseyin ağanın vefatıyla dirayetli olan oğlu Hasan Veyh’in denetimine geçer. Babasından sonra hükümeti çok iyi yöneten Hasan veyh, halkın sevgisini kazanır ve devlete de ismini veriri. Günden güne güçlenen bu devlet, Nehavent, Semgan ve Dinur kentleriyle bazı Azarbaycan şehirlerini de içine alır. Devletin başkenti, Hasan veyh tarafından kurulan Sermac şehri idi. Dirayetli devlet reisi Hasan veyh, Hicri 369 yılında Sermac kentinde vefat eder.

MERVANI KÜRT DEVLETİ

Bu devletin kurucusu Hamidiyan Kürt aşiretinin reisi Dostik ağanın oğlu Bazdir, Baz, ilkin etrafına topladığı savaşçılarla Erciş şehrini ele geçirir, sonra sırayla Calderan, Malazgirt, Farkin, ve Diyarbakır´i denetimine alır, otoritesini yerleştirdikten sonra hicri 350 yılında Diyarbakır merkezinde Mervani Kürt devletini kurar. Günden güne genişleyen bu devlet, Musul’a hüküm eden Hamidan oğullarına karşı girişilen savaşta devlet başkanı Baz´in bir attan başka bir ata atlarken yere düşüp belinin kırılması ve düşmanın eline geçip şehit düşmesiyle, hicri 380 yılında sona erer. Ibn-ul esir el Kamil 7/443-1/13
GOR DEVLETİ

Harzemşahlar 1214´te Kürt Gor devletinin başkenti Firuzkuk´u ele geçirerek bu devletin egemenliğine son verdiler. Gor devleti, Seyfuddin Suri tarafından 1148 yılında Kuzeydoğu Iran´da kuruldu. 1148´e kadar Selçuklu devletine bağlı bir beylik olarak varlığını sürdüren Kürt Gor aşireti, Seyfuddin Suri´nin beyliğin başına geçmesi ile bu tarihte bağımsızlığını ilan etti. Suri, devlet sinirlerini kısa bir süre içinde genişletti. Selçuklular ve Oğuzlarla sürekli çatışma halinde bulunan Gor hükümdarı Giyasuddin, büyük bir saldırı başlatarak (1173) kademeli olarak Gazne, Herat, Multan, Uccah, Siudi, Esaver, Debut ve Lahor şehirlerini aldı ve Gazneli sultan Mahmud hanedanlığından arta kalanları tamamen ortadan kaldırıp kardeşi Muiziddin´i Gaznelilerin varisi ilan etti. Muiziddin 1192´de Kuzey Hindistan ve Bengal´i fethetti. Kutbeddin, Aybek adli kumandanini Delhi´ye genel vali tayin etti. Giyasuddin´in 1202´de Sultan Muiziddin´in bir suikast sonucu 1206´da ölmesi üzerine devlet yönetimi zayıfladı, hanedanlık parçalandı. Hükümdar Giyasuddin Mahmud´un da 1212´de öldürülmesinden sonra yerine gecen oğlu Bahaüddin, yoğun saldırılara fazla direnemedi. Gor devletinin egemenliğinde bulunan birçok şehir, bölgenin ticaret merkezleri sayılıyordu. Hükümdar Giyasuddin´in Herat´ta yaptırdığı Esler Camii, İslam mimari eserlerinde yeniliği temsil etti. Kutbeddin´nin Delhi´de yaptırdığı Cuma Camii ilk İslami eser özelliğini taşır.

ALAMUT ZIYAR´i DEVLETİ

Ziyar devleti 1011 yılında Alamut devletinin kurucusu Hasan El Sabah tarafından yıkıldı. Ziyar devleti, Kürt Dailam aşiretine mensup Ziyar´i oğlu Merdavic tarafından 930´da Kürt yurdunun kuzeyinde kuruldu. Egemenlik alanı Taberistan ve Cürcan´i da içine alarak güneyde Isfahan´a, batıda El Cezire ve Irak´a, kuzeyde Kafkaslar´a kadar uzanıyordu. Dailam aşireti, 9. yüzyılın sonlarına doğru, Abbasi halifeliği döneminde Müslüman oldu. Hazar Gölünün güneybatı kesiminde yasayan bu aşiret, büyük bir askeri güce sahipti. Varlığını 141.yil sürdürebilen bu devlet, 8 hükümdar tarafından yönetildi. Eski edebi eserler arasında yer alan "Kábusname " bu dönemde, Ziyarlarin son emiri Keykawes´in amcası tarafından yazıldı.
HAMDANi DEVLETİ

Kürt Hamdani devleti 1039´da Arap Okayli devleti tarafından yıkıldı. Hamdani devleti, Seyh El Dewle tarafından 944 yilinda Halep bölgesinde kuruldu. Bu tarihe kadar Musul merkezi Büyük Hamdani devletinin bir parçası´idi. Söz konusu tarihte bağımsızlığını ilan eden Seyh el Dewle, Halep´i merkez seçti. Yukarı Mezopotamya ´yı hakimiyeti altına almaya çalışan Bizans Kral Romans´la Urfa´da yapılan savaşta zafer kazanan Seyh El Dewle , Suriye ve Yukarı Mezopotamya´nın büyük bir egemen oldu. Bağımsızlığını 95 yıl koruyabilen bu devlet. Harput Kürt aşiretlerinin saldırıları sonucu bir hayli zayıfladı ve sonuçta Araplar, bu devletin egemenliğine son verdi. Bu devletin, sınırları ve süresi içinde El Mutanabbi, Ebu Firaz ve El Farabi gibi önemli sair ve bilim adamları yetişti.

BÜVEYHOĞULLARI DEVLETİ

Kürt Büveyhogullari devleti, 1050´de Selcuklu Sultani Tugrul Bey tarafından yıkıldı. Büveyhogullari devleti 934 yılında Ali Hasan ve Hüseyin Ahmet kardeşler tarafında Güneybatı Iran´da kuruldu. Deylem Dağlarında yasayan Bercenkiaver Kürt aşiretine mensup üç kardeş kısa bir süre içinde devletin egemenlik alanını güneyde Isfahan-Şiraz, kuzeyde ise Hamedan´a kadar genişlettiler. Babaları Ebu Suce Büveyh´ten dolayı devleti "Büveyhogullari devleti" denildi. Abbasi Halifesi Halife Kahir Billah, bu devletin egemenliğini tanımak zorunda kaldı. Sürekli iç ve dış çatışmalarla uğraştığı için kültür ve sanat bu devlet sınırları içinde fazla gelişmedi. Yalnız Abudüd devletinin hükümdarlığı sırasında pek çok cami, hastane, imarethane, yollar ve kuyular yapıldı. Moğol istilaları sırasında bu bölgelerde her şey yakılıp yıkıldığı için bu devlet hakkında daha ayrıntılı bilgi bulunmamaktadır.

HASANVEYH DEVLETİ

Son hükümdarı Ebul Mansur´un ölümü ile içerden bir hayli zayıflanmış olan Hasanveyh devleti 1121´de kendiliğinden dağıldı. Bu devletin hükümranlık dönemi toplam olarak 171 yil sürdü. Devlet, Barzikan- Baruni aşireti lideri Hasanveyh bin Hüseyin tarafından 959 yılında kuruldu. Egemenlik sahası Sehrezor, Dinaver, Hamedan ve Nihavend bölgeleriydi. Devletin başkenti, Bisulun Dağı´nın güneyine düsen Sermac şehri idi. Hasanveyh´in 979 yılında ölmesi üzerine, yerine oğlu bedir geçti. Devletin sınırları Bedir döneminde Ahvaz, Huristan, Berucerd ve Esadabad´in katılması ile genişledi. Bedir´e Abbasi halifesi tarafından "Nasruddin" unvanı verildi. Bedir 1015 yılında öldürülünce yerine oğlu Hilal geçti. Hilal da ölünce yerini oğlu Tahir aldı. Hasanveyh hanedanlığı Tahir´in ölümü üzerine gücünü yitirdi. Baruni aşiretinin başına Iyarlar geçti. Iyarlar dönemi 989 yılında başlamak üzerine 130 yıl sürdü.

EYYUBİ HANEDANLIĞI DEVLETİ

Selahaddin Eyyubi´nin 4 Mart 1193´te Sam´da ölmezi üzerine Kürt Eyyubi İmparatorluğu ayni yıl parçalandı. Eyyubi İmparatorluğu, Selahaddin Eyyubi tarafından Mayıs 1175´te kuruldu. Çok iyi bir dini ve askeri eğitim alan Selahaddin, 1165 yilinda Mısır´a vezir seçildi. Yönetimin çeşitli kademelerine yakin akrabalarını yerleştiren Selahaddin Mısır´daki durumunu sağlamlaştırdı. Fransız ve Bizans ordularının müşterek saldırılarına karsı büyük basarılar elde eden Selahaddin, İslam dünyasında kendisini büyük sempati duyulan, tam anlamı ile güçlü bir vezir ve önder durumuna geldi. 10 Aralık 1171´de, varlığını 200 yıl sürdürmüş olan Mısır Fatımi halifeliğine son verdi. Kardeşi Turan Sah yönetimdeki bir orduyla kısa bir süre içerisinde Hicaz, Yemen, Aden ve Mekke´yi aldı. Eyyubilerin buralardaki hâkimiyeti 50 yıldan fazla sürdü. Suriye Kralı Nureddin´in 13 Mayıs 1174´te ölmesi üzerine Selahaddin bir ordu ile Suriye´yi dönerek orayı da hâkimiyeti altına aldı. Bağdat´taki Abbasi halifesi, Mayıs 1174´te Selahaddin Eyyubi´nin krallığını kabul ederek fethettiği topraklardaki otoritesini tanıdı. Musul şehrini de alarak Musul Atabeklerine son veren Selahaddin, ülkesinin sınırlarını Fırat Nehri´ne kadar genişletti. Yukarı Mezopotamya´daki küçük beylikleri de hâkimiyeti altına alan Eyyubi İmparatorluğu´nun sınırları doğuda Dicle Nehri´ne, kuzeyde Ermenistan hudutlarına, güneyde Yemen´e, batıda ise Tunus´a dayanıyordu. 1187´de Kudüs şehrini Hıristiyanların elinden aldı ve bu, İslam dünyasında ona büyük bir saygınlık kazandırdı. İslam´in Sünni öğretisiyle yetişen Selahhadin, kurduğu devletin resmi mezhebinin de Sünni olduğunu ilan etti. Dinde yaptığı reformlardan dolatı, adi Yusuf iken, dini ıslah eden anlamında "Selahhadin " olarak değiştirildi. Eyyubiler döneminde pek çok Kürt yazar, sair, bilim adamı ve aydın yetişti. Izzeddin Ali, Mecdeddin Ebu saadet, Ibnul Esir el Cezeri (Nasrullah ) bunlardan birkaçıdır.

ALAMUT DEVLETİ

Alamut Kürt devleti Moğol Hükümdarı Hulagu Han tarafından 1256´da yıkılarak ortadan kaldırıldı. Alamut devleti Hasan El Sabah tarafından 1011´de kuruldu. Hasan El Sabah, Ismailiye mezhebi dini öğretisi temelinde güçlü bir örgütlenme yaratıp, Kürt aşiretlerini harekete geçirecek bir iç ayaklamayla Ziyar devletine son verdikten sonra, ayni topraklarda dini esaslara dayalı bu devleti kurdu. Bağımsız varlığını 179 yıl sürdüren bu devlet, 8 hükümdar tarafından yönetildi. Devletin son hükümdarı olan Hür Sah, Moğollar tarafından idam edildi. 1124 yılında ölen, etkileyici dini lider ve başarılı bir devlet yöneticisi olan Hasan El Sabah için Marko Polo söyle diyor: " Bu kişi yüksek dağlık bölgede bir sevgi cenneti kurdu. Çok zengin bir hazineye sahip idi. Kurmuş olduğu bu cennet nedeniyle İslamiyet içerisinde kısa zamanda geniş bir taraftar kitlesi buldu. İslam ülkelerinin her tarafından binlerce genç, bu cennete girmek için akın ediyordu."
Kaynak: Şehid Ali Haydar Bengi'nin TARİH SAHNESİNDE KÜRTLER KÜRT SORUNU   VE İSLAMİ ÇÜZÜM adlı eserinden alınmıştır.

Yorum Gönder