Musul Sorunu

   1. Dünya Savaşı tarihlerine kadar Osmanlı Devleti'nin elinde olan Musul ve çevresi, petrol yataklarından dolayı, Fransa, İngiltere, Almanya ve ABD arasında rekabet konusuydu. Bölge ilk başta imzalanan Sykes-Picot Antlaşması ile Fransa'ya bırakıldı. Daha sonra San Remo Konferansı'nda alınan karar ile Fransa, Musul bölgesini İngiltere'ye bıraktı.

   Lozan Konferansı'nda Türkiye Musul'un kendilerine terk edilmesi talebinde bulundu. Bunun için iki gerekçe sunuldu. Birincisi; Mondros Mütarekesi imzalandığı sırada Musul Türk ordularının kontrolünde ve milli hudutlar içindeydi. İkincisi, Musul ve Süleymaniye bölgelerinde yaşayan halkın büyük bir çoğunluğunu Türklerin teşkil etmesiydi. İngiltere sunulan gerekçeleri reddetti. Bu olaylar üzerine Lozan Antlaşması'nın 3. maddesi gereğince bu sorun dokuz ay içerisinde çözülüp sonuca ulaştırılmak üzere Türkiye-İngiltere arasında gerçekleştirilecek görüşmelere bırakıldı.

musul meselesi


   Taraflar 19 Mayıs 1924'de Haliç Konferansı'nda konuyu gündeme getirdiyse de sonuca varamadılar. İngiltere Türkiye'nin Musul ve Süleymaniye bölgeleri talebini reddettiği gibi, Hakkari bölgesinin de Irak hükümetine bırakılması istedi. Bu gelişmelerden sonra iki devlet arasında gerginlik tırmanışını sürdürdü. Lozan Antlaşması'nın 'Antlaşmazlık halinde konunun Milletler Cemiyeti'ne götürülmesi' hükmü gereğince, bu sorun Milletler Cemiyeti'ne taşındı. O sıralar Türkiye henüz cemiyete üye değildi. İngiltere ise üye olduğu cemiyet üzerinde etkiliydi.

   1924 Eylül tarihlerinde Milletler Cemiyeti konuyu etraflıca ele aldı. Türkiye'nin bölgede halk oylaması yapılması teklifi reddedildi. Komisyon oluşturuldu. Tahkik Komisyonu 1925'de sunduğu raporla; Musul halkının hiçbir tarafa katılmadan bağımsız kalmak istediğini belirtti.
O sıralar Türkiye kendisine ne içte ne de dışta sağlam müttefik bulamadı. Yaşanan gelişmelerden sonra 5 Haziran 1926'de İngiltere ile antlaşma imzalandı. Milletler Cemiyeti'nin aldığı kararlar kabul edildi. İmzalanan antlaşma bugünkü Türk-Irak sınırlarını belirledi. Böylelikle Musul sorununa da son nokta konuldu. 

   Musul meselesi Türkiye'nin gündeminden böylelikle çıkmış oldu. Yapılan antlaşmanın 14. maddesine göre Irak Hükümeti, Türkiye'ye 25 yıl süre ile Musul petrollerinden kazandığı gelirin %10'unu vermekle zorunlu kılındı. Ödeme 1939 yılına kadar devam etti. Kalan 11 yıllık gelir, Atatürk'ün vefatından sonra Irak hükümeti tarafından ödenmedi. Türkiye'nin halihazırda Irak devletinden 11 yıllık alacağı vardır.